Deneyimledim ki;
Geçmişi onarmak, geleceği iyileştirmek elimizde…
Yolculuk, bizim de parçası olduğumuz
görünmez enerji içinde karşılıklı etkileşim
sağlayan çok eski bir teknoloji.
Ben yolculuğumda;
ne zaman ki ruhumun dört odasını keşfettim
kaderi yazgıdan ayırabildim.
Yaralı benliğimin,
geçmişteki acılı olayların yarattığı tüm travmaları
silebileceğimi deneyimledim.
Nasıl mı?
Size göre saatler, takvimler,
geçmişteki öyküler ve
geleceğe ilişkin planlarlar olabilir.
Zaman rüzgar gibi geçebilir,
suya düştükten sonra akıntıyla sürüklenen
bir yaprak gibi geri dönüşü olmayacak bir biçimde
geçmişten geleceğe doğru akabilir…
Kuantum fiziği de diyor ki; geçmişle gelecek anlamlı
bir şekilde birbirine bağlı.
Zamansız anda, her şey eş zamanlı olarak yaşanıyor…
psikologlar şu andaki acınızın nedenini keşfetmek için
neden çocukluğunuza bakıyorlar?
Doktorlar hastalıkların kaynağını bulmak için
neden sizin ve ailenizin tıbbi öyküsüne bakıyorlar?
Albert Einstein dememiş mi?
“Biz bilinçli fizikçiler için geçmiş, bugün ve gelecek arasındaki
ayrım ısrarcı bir yanılsamadan başka bir şey degildir. “
Bilim neden
bu nedenselliği geçmişin
her zaman bugüne aktığı
ve onu biçimlendirdiği bir
“yasa” olarak adlandırıyor?
Biraz daha yakayım mı beyninizi?
1898’de yazılan bir roman var.
Titanic denize açılmadan 14 yıl önce.
Romanın adı Futility.
Bu romanda bir yolcu gemisi var.
Geminin adı Titan .
Romandaki Titan ile
Titanik arasında
çarpıcı benzerlikler var!
Her iki geminin de:
iki direği,
üç pervanesi var.
Asla batmayacakları sanılıyor.
Yolcu kapasiteleri 3.000.
Yeterli filikaları yok.
Her iki gemi de şaka gibi
Nisan ayında buz dağlarına çarparak batıyor.
Sizce bu basit bir rastlantı mı?
Yoksa yazar geleceğe bir yolculuk yapıp
Titatic’in olası kaderini mi görmüş?
Yoksa olayları etkileme gücümüz mü var?
Geçmişteki yaralarınıza şifa vermek
geleceğinizi iyileştirmek ister misiniz?
Düşünürseniz bulursunuz…
#acccoachfkaanbayhan #coachkafası
#fatihkaanbayhan #deneyimledimki #coachingexecutive
#hotelmanagement #futuristhotelier#kendinecapaat